Ankilozan spondilit tanısı niçin bu kadar geç konuluyor? Tanı süresini kısaltmak için ne yapılabilir?

Ankilozan spondilit te tanıya kadar geçen süre ortalama 8 yıl olup en geç tanı konulan romatizmal hastalıktır. Bunun en önemli nedeni röntgen bulgularının çok geç ortaya çıkması ve hastaların tipik yakınması olan iltihaplı bel ağrısının yeterince tanınmamasıdır.

Yaptığımız bir çalışmada: Ankilozan spondilitli hastalarımızın en az üçte birine hekime ilk başvurduğunda bel fıtığı tanısı konulduğunu, bu hastaların romatoloğa daha geç başvurduğunu ve bu nedenle tanının daha geç konulduğunu, bel fıtığı nedeniyle ameliyat oranının hem ankilozan spondilit hastalarında hem de bu hastaların yakınlarında toplumun geneline göre da fazla olduğunu saptadık.
Bu nedenle hastalar olarak:

  • 40 yaşından önce başlayan, gece veya sabaha karşı uyandıran, yarım saatten uzun süreli tutukluğun eşlik ettiği, egzersiz ve ağrı kesicilerin iyi geldiği bel ve sırt ağrılarımız (yani iltihaplı bel ağrımız) ve topuk ağrılarımız var ise;
  • Buna ek olarak ailemizde ankilozan spondilitli bireyler, bel ve sırt ağrılarımıza eşlik eden eklem yakınmalarımız, üveit denilen göz rahatsızlığımız, sedef hastalığımız, ülseratif kolit veya crohn adı verilen iltihaplı bağırsak hastalıklarımız var ise bir romatoloji hekimine ulaşmaya çalışmalıyız.

Bir çalışmada bel ağrısı olmayan bireylerin bile MR tetkiklerinde %40 oranında bel fıtığı olduğu gösterilmiş. Bu durumu akılda tutmak ve özellikle iltihaplı bel ağrısına uyan yakınmalarımız var ise durumu netleştirmeden bel fıtığı için ameliyat masasına yatmamak uygun olur. Hastaların çok azı ilk olarak romatoloğa başvurduğundan bel ağrısı olan bireylerin başlangıçta başvurma olasılığının yüksek olduğu diğer hekim gruplarının iltihaplı bel ağrısının özellikleri konusunda bilinçlendirilmesi tanı gecikmesini azaltarak gereksiz operasyonlardan ve geç tanı konulmasından kaynaklanabilecek sakatlıklardan hastayı korumak için iyi bir yaklaşım olacaktır.

Bu podcast serilerinde romatizmal hastalıklar ile ilgili aklınıza takılan farklı ve güncel soruların cevaplarını bulacaksınız.
Prof. Dr. Timuçin Kaşifoğlu ve Prof. Dr. Mine Özmen "Romatizma Hastalarında Ruhsal Tepkiler & Sorunlar ve Tedavi Yaklaşımları" hakkında sohbet ediyor.
Açık açık romatizma tanıtım