Behçet Hastalığı (BH) ilk olarak 1937 yılında bir Türk hekimi olan Prof. Dr. Hulusi Behçet tarafından tanımlanmış ve o günden beri Dünya literatüründe Behçet hastalığı olarak isimlendirilmiştir. Türkiye Dünya üzerinde bu hastalığın en sık görüldüğü ülkedir. Çok genel özellikleriyle genelde 20’li yaşlarda yani genç insanlarda tekrarlayan ağız içi yaralar, genital bölgede yaralar, gözde üveit dediğimiz iltihaplanmalar, cilt bulguları ve damar, sinir sistemi gibi tutulumların olabildiği sistemik iltihabi bir hastalıktır.
Prof. Dr. Hulusi Behçet’in dermatoloji uzmanı olduğunu söylersek, hastalığın da cilt bulguları açısından oldukça zengin olduğunu tahmin etmek sanırım çok zor olmaz. Bu nedenle sıklıkla Behçet hastalarının ilk başvurduğu hekim kitlesi dermatoloji yani cildiye uzmanları olmaktadır. Behçet hastalığındaki cilt ve mukoza bulgularını aslında 4 ana başlık şeklinde sıralayabiliriz:
- Ağızda tekrarlayan aftlar
- Genital yaralar
- Akne, sivilce benzeri deri bulguları
- Eritema nodozum dediğimiz özellikle bacaklarda ağrılı, kızarık döküntüler
Bu bulguları tek tek ele alırsak; ağızda tekrarlayan aftlar Behçet hastalığının olmazsa olmaz diyebileceğimiz, %99-100 oranlarında görülen en sık bulgusudur. Ağızda aft herkesin hayatında en az 2-3 kez geçirdiği çok sık bir bulgudur. Türkiye’de aft şikayeti nedeniyle doktora başvuran hastaların ancak %5’inde Behçet hastalığı çıkmaktadır. Behçet hastalığındaki aftların en önemli özelliği tekrarlayıcı karakteridir. Genelde ağrılı, sığ, oval veya yuvarlak, kenarlarında sarı renkli bir zar bulunur. Dudak içi, yanak mukozası ve dilde görülürler.
Genital yaralar; Behçet hastalığının önemli ve daha özgün bulgusudur, %50’den fazla hastada görülebilmektedir. Hafif bir sivilce şeklinde başlayıp ağrılı, sınırları düzgün, tabanı sarımsı bir görüntü olabilir. İnfekte olmazsa 10-30 gün içerisinde geriler. Erkeklerde en sık torbalarda, kadınlarda ise küçük veya büyük dudaklarda yani genelde dış genital organlardadır. İyileştikten sonra da iz bırakabilmesi tanıda yardımcıdır.
Akne şeklindeki lezyonları normal aknelerden ayırmak zordur, ancak Behçet hastalığında kollar, bacaklar, gövdede görülürken normal akneler genelde yüzdedir.
Eritema nodozum; özellikle bacaklarda kırmızı, ağrılı,1-5 cm çaplı, cilt altında sertçe şişliklerle karakterize deri bulgularıdır.
Özetle, Behçet hastalığının cilt ve mukoza bulguları açısından oldukça zengin bir hastalık olduğunu söyleyebiliriz.