Osteoporozun önlenmesi yaşam tarzı değişikliği, beslenmenin düzeltilmesi ve yaşa bağlı ya da ikincil nedenlerle gelişebilecek kemik kaybını önleyici önlemler ile mümkündür. Kemik sağlığının ve kemik mineral yoğunluğunun temel belirleyicisi genetik olmakla beraber, değiştirilebilir faktörlerin osteoporoz oluşumunu engelleyecek şekilde düzenlenmesi gerekir. Sağlıklı kemik yapısının oluşumunda, beslenme, ergenliğe giriş zamanı, kızlarda düzenli mensturasyon, mobilite durumu, bazı hastalıklar ve bazı ilaçların kullanımı önemlidir. Bu faktörlerden kaynaklanabilecek olumsuz durumlar doruk kemik kütlesine ve optimal kemik kütlesine ulaşmayı engeller. Bu nedenlerle ilaç dışı yaklaşımın doğru planlanması ve uygulanması önemlidir. Osteoporozun önlenmesi; yaşa ve cinsiyete göre yaşam boyu yeterli kalsiyum ve D vitamini alımı, dengeli beslenme, sigara içiminin önlenmesi, alkol alımının kısıtlanması, kafein tüketiminin azaltılması gibi yaşam tarzı değişiklikleri ile sağlanır. Düşük vücut kütlesi (<20kg/m2) osteoporoz ve kırık oluşumu için risk faktörüdür. Yeterli protein alımı (0.8 g/kg) erişkinde kemik kaybını azaltmaktadır. Hayvansal ve bitkisel proteinler dengeli olarak alınmalıdır. Kalsiyum alımının, osteoporozun önlenmesi ve tedavisinde mutlak yeri vardır. Yaşa göre günlük kalsiyum ihtiyacı (9-18 yaş, 1300 mg /gün; 19-50 yaş, 1000 mg/gün; 50 yaş ve üzeri, 1200 mg/gün) değişkenlik gösterir. Süt ve süt ürünleri başta olmak üzere gıdalarla günlük kalsiyum alımı sağlanmaya çalışılmalıdır. Ancak 50 yaş ve üzeri erişkinlerde bu yolla genellikle günde 600-700 mg kalsiyum alınabilmektedir. Sağlıklı kemik yapısına ulaşmak ve osteoporozu önlemek için, çocukluk, ergenlik ve erişkinlik dönemlerinde yeterli D vitamini alınması da sağlanmalıdır. Kemik koruması için günlük 800-1500 IU D vitamini alımı önerilmektedir. Serumda D vitaminin seviyesi, mevsimlere göre değişmekle birlikte, 30 ila 50 ng/mL (25 hidroksi vitamin D3) arasında olması hedeflenmelidir.
