Paratiroid bezi hastalıkları romatolojik sorunlara yol açar mı?

Paratiroid bez vücudumuzda kalsiyum dengesini sağlamakla görevli bir iç salgı bezi olup, aşırı paratiroid hormon üretimine bağlı hiperparatiroidi veya hormon üretimini azaldığı ya da olmadığı hipoparatiroidi olarak adlandırılan hastalıklarla karşımıza çıkabilir. Hiperparatiroidinin  en önemli nedeni adenom olarak adlandırılan tümörüdür. Kanda kalsiyum düzeyinin artışına paralel olarak, kabızlık, bulantı, kusma, iştahsızlık gibi sorunlar gelişir. Kalsiyum düzeyinin yüksek değerlere ulaşması komaya kadar giden sinir sistemi etkilenimine yol açar.  Romatolojiyi ilgilendirir  tarafı hiperparatiroidili hastlarda eklem kıkırdağında veya eklemin diğer yapılarında kalsiyum birikimi ve bunun sonucunda kondrokalsinozis olarak adlandırdığımız bir durumun gelişmesidir. Yalancı gut olarak da adlandırabileceğimiz bu durumda diz ekleminde ya da omuz ekleminde ağrı ve şişlik yanında kanda iltihap belirtilerinde artış ortaya çıkar. Romatoloji uygulamalarında kondrokalsinozis ile karşılaştığımızda kan kalsiyum ve fosfor değerine bakarak hiperparatiroidi varlığını değerlendiririz.

Bir başka hiperparatiroidi ile ilişkili durum kalsifilaksidir. Bu durum, vaskülitlerin klinik özelliklerine çok benzer ve yalancı vaskülit olarak da adlandırılabilir. Genelikle böbrek yetersizliğine bağlı bezin kontrolsüz hormon üretmesi sonucu gelişir. Kalsiyum düzeyinin yükselmesine bağlı olarak deri damarları tıkanır ve geniş deri nekrozları ve organ yetersizlikleri oluşur. Yara bakımı ve ivedi paratiroid bezi ameliyatı yapmak gerekebilir.

Hipoparatiroidi de ise bezin hormon üretememesi ya da az üretmesidir. Bu kez kalsiyum düzeyi normal değerlerin altındadır. Akut kalsiyum düşmeleri kendini bel ve bacaklarda kas krampları ve  kas ağrıları ile belli eder. Kalsiyum düzeyi çabuk düştüğünde ve çok düşük olduğunda tetaniler görülür. Fark edilmeyen hafif kalsiyum düşüklüklerinde yumuşak dokularda ve bazen beyinde kalsiyum birikimleri ortaya çıkar. Bu birikimler bazen tendon yapışma yerlerinde kendini göstererek spondilartropati olarak adlandırdığımız hastalıkları hem yakınma olarak hem de radyolojik olarak yansılarlar. Boyun vertebralarında  ve kalça eklemi çevresindeki yeni kemik oluşumları radyolojik olarak da spondilartropatileri yansılar. Hastaların fiziksel görünümü de ankilozan spondilite çok benzer. Bu türlü hastalar, yanlışlıkla AS tanısıyla izlenebilir ve gereksiz ilaçlara maruz kalabilir. Ayırıcı tanıda sakroiliak eklemin tutulmaması ve hastaların NSAI ilaçlara iyi yanıt vermemesi önemlidir. Bu nedenle romatoloji pratiğinde Spondilartropati olarak takip edilen ve atipik özellikler gösteren hastalarda kalsiyum ve fosfor değerlerine bakmak, gerekirse hormon incelemesine geçmek yararlı olacaktır.

Bu podcast serilerinde romatizmal hastalıklar ile ilgili aklınıza takılan farklı ve güncel soruların cevaplarını bulacaksınız.
Prof. Dr. Timuçin Kaşifoğlu ve Prof. Dr. Mine Özmen "Romatizma Hastalarında Ruhsal Tepkiler & Sorunlar ve Tedavi Yaklaşımları" hakkında sohbet ediyor.
Açık açık romatizma tanıtım