
Diğer Romatizmal Hastalıklar
En sık gördüğümüz tuzak nöropati dediğimiz sinir sıkışma sendromudur. Yaşam boyu tahminen yüzde bir sıklıkta görülmektedir. Genelde 30 – 40’lı yaşlarda ve kadınlarda erkeklerden 3 kat daha fazla sıklıkta görülür. Median sinir denilen ve elimizin ilk 3 parmağını ve yüzük parmağımızın yarı kısmının hareket ve sinirsel uyarımını sağlayan el bileğimizde karpal tünelde bağlarla ve kemiklerle sarılı yapıdan geçen sinirin burada herhangi bir nedenle sıkışması sonucu oluşur.
Çölyak hastalığı veya diğer bilinen adıyla gluten enteropatisi, ince barsak mukozasında gluten içeren gıdaların alınması, tüketilmesi sonrası barsakta emilim problemlerinin sonucu ishal, kilo kaybı, kansızlık, cilt döküntüsü, eklem iltihabı yani artrit bulgularının olduğu bir hastalıktır. Gluten maddesi günlük hayatta sıklıkla tükettiğimiz buğday, buğday nişastası, mısır unu, irmik içeren birçok gıda maddesinde bulunmaktadır.
Sarkoidoz, başta akciğer olmak üzere birçok doku ve organı tutan, nedeni bilinmeyen bir hastalıktır. Yarısından fazlasında hastalığa ait belirti yoktur ve tesadüfen çekilen akciğer filmleri ile teşhis konur. Dörtte biri ateş, halsizlik, kilo kaybı gibi bulgular ile başlayabilir.
Avasküler nekroz, kemiği besleyen kan damarlarında kan akımının azalması ve duraklaması sonucu, beslenemeyen bölgedeki canlı dokunun ölmesidir. Avasküler nekroz özel bir hastalık değildir. Yani kan akımında duraklama ve azalmaya neden olan birçok klinik durumun yarattığı bir sonuçtur.
Aslında D vitamini eksikliğine oldukça sık rastlıyoruz. Ancak çok özel yakınmalara yol açmadığı için çoğu kez fark edilmeyebiliyor. Kan testleri yapılırken çoğu kez istenmeyebiliyor. Bu nedenle kontrol amaçlı da olsa yılda 1 kez bakılması doğru olur.
Sağlıklı bir kişinin günlük D vitamini ihtiyacı 400 ila 800 ünitedir. Günlük kalsiyum ihtiyacı ise ortalama 1000 mg’dır. Yaş arttıkça kalsiyum ve D vitamini ihtiyacı biraz daha artar. Bu nedenle 50 yaşın üzerinde gıdalara ek olarak, takviye yapılması gereklidir.
İltihabi romatizmal hastalıkların bulguları ile kanser olarak bilinen malignite arasında iki yönlü ilişki varlığı çeşitli çalışmalarla gösterilmiştir. Bazı romatizmal hastalıkların artmış sıklıkta spesifik kanserlerle birlikteliği bilindiği gibi, birçok kanser türleri çeşitli mekanizmalarla romatizmal hastalığın klinik ve laboratuvar bulgularına yol açabilir veya benzer tablolarla ortaya çıkabilir.
Göz küresinin dış kısmını 3 tabaka oluşturur; 0rta tabakaya üvea denilir. Üvea 3 kısımdan oluşur; göz merceğinin ön tarafında olan ön kısım, göz merceğinin yanında olan orta kısım ve gözün iç tarafında olan arka kısım. Üvea, damardan zengindir ve gözdeki dokuların beslenmesine aracılık eder. Üvea tabakasının iltihaplanmasına üveit denir.












